Merkez Bankası, gecelik borç verme faiz oranını yüzde 44’ten yüzde 46’ya artırarak, döviz kurlarındaki dalgalanmaları kontrol altına almak ve piyasalarda istikrar sağlamak amacıyla harekete geçti. Faiz artışı öncesi döviz piyasasında yaşanan dalgalanmalar yüzde 7-8 seviyelerine ulaşmıştı. Daha önce yatırımcılar Nisan ayında 200-250 baz puanlık bir faiz indirimi bekliyordu; ancak döviz kurlarındaki yükseliş ve bunun enflasyon üzerindeki olası etkileri, faiz indirimine dair beklentileri azaltmış durumda.
MERKEZ BANKASI FAİZ ORANINI YÜKSELTTİ
TGRT Haber TV’ne açıklama yapan Prof. Dr. Sefer Şener, şu ifadeleri kullandı;
"Merkez Bankası, gecelik borç verme faiz oranını yüzde 44'ten yüzde 46'ya çıkararak, döviz kurlarındaki dalgalanmaları kontrol etme ve piyasalarda denge sağlama hedefiyle bu adımı attı. Faiz artırımı öncesinde döviz piyasasındaki dalgalanmalar dikkat çekiciydi. Özellikle son üç gün içinde dolar 36,60 seviyelerinden 38’in üzerine kadar tırmandı. Küresel piyasa gelişmelerinin de etkisiyle; ABD Merkez Bankası’nın (FED) kararları, AB’nin ticaret politikaları ve genel belirsizlikler dövizlerde hareketlilik yarattı. Borsa tarafında ise ilk başta yoğun satışlar gözlemlense de Merkez Bankası’nın müdahaleleri ile piyasalarda bir denge sağlandı."
MERKEZ BANKASI’NIN YENİ POLİTİKASI NE ANLAMA GELİYOR?
Merkez Bankası, faiz artışının yanı sıra zorunlu karşılık oranları ve depo alım ihaleleri aracılığıyla piyasalardaki likidite durumunu da düzenlemeye devam edecek. Bankanın rezerv durumu ise oldukça kuvvetli bir görünüm sergiliyor:
Brüt rezerv: 171,5 milyar dolar
Net rezerv (SWAP dahil): 70 milyar dolar
Net rezerv (SWAP hariç): 65,5 milyar dolar
Merkez Bankası'nın sağlam rezerv yapısı, aşırı piyasa dalgalanmalarının önüne geçmek açısından önemli bir rol oynayacak.
NİSAN AYINDA FAİZ İNDİRİMİ BEKLENİYOR MU?
Piyasalarda daha önce Nisan ayında 200-250 baz puanlık bir faiz indirimi bekleniyordu. Ancak döviz kurlarındaki artış ve bu durumun enflasyona olası etkileri, faiz indirimine dair beklentileri zayıflattı. Yani faiz artırımı beklenmiyor diyebiliriz ama alternatif ihtimaller dahilinde. Eğer döviz kurlarında daha fazla dalgalanma olursa ve piyasalarda farklı gelişmeler yaşanırsa, Merkez Bankası'nın faiz artırımına gidebileceği söylenebilir.
BANKALARDA YENİ ADIMLAR GÜNDEME GELEBİLİR
Merkez Bankası’nın gecelik borçlanma faizini artırması, bankaların da mevduat faizlerini yükseltmesine neden olabilir. Bankalar, döviz ve altın yatırımlarına yönelimi engellemek amacıyla mevduat faizlerinde 200-400 baz puanlık bir artış yapmayı düşünebilir. Bu sayede yatırımcıların döviz yerine Türk Lirası’na yönelmesi teşvik edilecektir. Gelecek hafta bankaların bu doğrultuda adımlar atması bekleniyor.
DÖVİZ VE ALTINDA ALIM-SATIM FIRSATI VAR MI?
Son günlerde döviz ve altında kayda değer artışlar gözlemlendi. Ancak bu gibi dönemlerde alım-satım yapmak risk taşıyabilir. Bunun nedenleri şunlardır:
- Döviz kesinlikle bir yatırım aracı değildir ve ani değişimlerin maliyetleri artırabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
- Kapalıçarşı ve döviz bürolarında yayılma oranları arttı, bu da alım-satım işlemlerinde kâr elde etmeyi zorlaştırıyor.
- Borsada ani satışlar yapmak yerine beklemek daha mantıklı bir strateji olabilir.
YATIRIMCILAR İÇİN BEKLE-GÖR STRATEJİSİ TAVSİYE EDİLİYOR
En uygun strateji olarak “bekle ve gör” yaklaşımı önerilmektedir. Hızlı kararlar almak yerine piyasalardaki dengeyi beklemek daha akılcı olacaktır. Halihazırdaki ekonomik koşullarda yatırımcıların acele etmemesi ve piyasalardaki gelişmeleri dikkatle izlemeleri önemlidir. Merkez Bankası’nın müdahale girişimleri, bankaların atacağı adımlar ve küresel gelişmeler, piyasalardaki yönü belirleyen etkenler arasında yer alacak. Yatırımcılar, kısa süreli dalgalanmalardan kaçınarak uzun vadeli planlar yapmalıdır.
