Türkiye'deki altın piyasasında önemli değişiklikler hayata geçirilmeye başlandı. 2025 yılı itibarıyla astar ve çekili altınların satışına yasak getirildi. Aynı zamanda, yatırımcılar için altın alımları üzerinden kambiyo vergisi uygulanmaya başlandı. Güncel durumu değerlendiren finans analisti İslam Memiş, "2030 yılına geldiğimizde perakende kuyumculuk sektörünün yüzde 80 oranında gerilemesini bekliyoruz. Altın ticareti, kurumsal şirketler ve zincir marketler üzerinden yürütülecek. Küçük dükkanlar yalnızca gram altın, çeyrek altın ve Cumhuriyet altını gibi birikim amaçlı ürünler satacak," şeklinde ifade etti.

ALTIN İTHALATINA YASAK VE ETKİLERİ DEVAM EDİYOR
İslam Memiş, konuyla ilgili olarak şu açıklamaları yaptı:
"İki yıl önce Türkiye’de altın ithalatına uygulanan yasak neticesinde bir kota sistemi hayata geçirildi. Yurt dışından gelecek külçe altınların girişi yasak oldu. Bu durum, 1 kilogram külçe altında 5.000 dolara kadar işçilik bedellerinin görülmesine sebep oldu. Ardından bu rakam 3.000 dolara geriledi. 2024 yılının sonlarına doğru ise göreceğimiz işçilik maliyetleri 1.000 dolara kadar düşmüş durumda. Şu anki seviyeler ise 900 dolar civarı."
Kaçakçılıkla ilgili kayda değer bir artışın yaşandığı gözlemleniyor. Dünyanın dört bir yanındaki gözlemciler Türkiye’deki bu yoğun talebin nedenini sorgulamaya başladı: “Neden bu kadar büyük bir ilgi var? Türkiye’de altına olan rağbet, bu kadar yüksek işçilik maliyetlerine rağmen niye bu denli devam ediyor?” İthalat yasağı ve kota uygulamaları sebebiyle, Türkiye’de birçok atölye kapanmak zorunda kalırken, üretimlerini yurt dışına taşıdı.

ALTINDAKİ STANDARTLAR İYİLEŞİYOR
Daha sonrasında, Hazine ve Maliye Bakanlığı, altın üretiminde belirli standartlar getirmek amacıyla harekete geçti. Bu kapsamda ilk olarak 0,25 gram ve 0,50 gram altınların üretimi yasaklandı. Geçen yıl itibarıyla Türkiye’de bu küçüklükteki altınların üretimi ve satışı engellendi.
Vatandaşların genellikle düğün, nişan gibi özel etkinliklerde tercih ettiği bu küçük altın türleri, daha düşük alım gücüne sahip kişilere hitap ediyordu. Ancak artık bu altınlara ulaşmak imkansız hale geldi. Böylece Türkiye’deki altın takı geleneği ve kültürü geçmişteki önemini yitirmiş oldu.

İŞÇİLİKSİZ ALTINLARIN SATIŞI YASAKLANDI
2025 yılına girmemizle birlikte, yeni düzenlemeler yürürlüğe girmiş durumda. Geçtiğimiz hafta, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile şu kararlar alındı:
- Türkiye’de "Asar altın" ve "çekili altın" olarak bilinen işçilik içermeyen altınların satışına yasak getirildi.
- Kuyumcular, artık bu tür ürünleri satma yetkisine sahip olmayacak.

BANKADAN ALTIN ALIM SATIMI YAPANLAR İÇİN UYARI
Fakat vatandaşların ellerindeki çekili altınları bozdurması konusunda bir yasak getirilmiş değil. Yani, bu altınlara sahip olan vatandaşlar herhangi bir sorun yaşamayacaklar.
Öte yandan, bankalardan altın alım-satımı gerçekleştiren yatırımcılar için binde 2 oranında kambiyo vergisi uygulaması getirildi. Bu da, her 1 gram altın başına yaklaşık 7 TL vergi ödeneceği anlamına geliyor. Bankalardan altın alımında bulunan yatırımcıların, her işlemde bu vergiyi ödemesi gerekecek.

2030'DA YENİ DÜNYA DÜZENİ GELECEK
Yaklaşık beş yıldır yeni dünya düzenini anlatıyorum. 2030 yılına kadar altın piyasasında ciddi değişimlerin yaşanacağı öngörülüyor.
- Önümüzdeki 2030 yılı içerisinde Türkiye’de perakende kuyumculuk dükkanlarının %80’inin kapanması bekleniyor.
- Fiziki altın alım-satımı, sadece kurumsal firmalar ve zincir marketler üzerinden gerçekleşecek.
- Küçük kuyumcular ise yalnızca gram altın, çeyrek altın ve Cumhuriyet altınları gibi birikim amacı güden koşullarda fiziki altın satabilecektir.
- Büyük kuyumcu dükkanları ve lüks mağazalar, daha çok küçük sarraf dükkanlarıyla değiştirilecektir.
- 5 veya 10 metrekarelik alanlara sahip küçük dükkanlar sadece gram ve çeyrek altın satışı gerçekleştirecektir.

İNSANSI ROBOT BAKICILAR YOLDA
Altın piyasasındaki bu değişimlerin yanı sıra, artan jeopolitik gerilimler ve bölgesel çatışmalar da gündeme gelmeye başladı. Piyasalarda belirsizlik hâkim oldu ve her şey karmaşık bir duruma bağlandı.
- Mevcut varlıklarınızın değerini bilip korumaya devam edin.
- Günde sadece 1 dolar biriktiren bir kişi, ileride ihtiyacı olduğunda robot bakıcı almak için yeterli parayı toplamış olur.
- İnsansı robot bakıcılar, gelecekte tüm gereksinimlerinizi karşılayacak düzeye gelecek.
- Türkiye’de iş gücü sorunları, bu dönemde çözümlenecek. 2024’te yaptığım tahminlerim gerçeğe dönüştü.
- İşine sahip çıkamayanlar zor günler geçirecek; Afrika, Avrupa, Pakistan ve Bangladeş’ten Türkiye’ye iş bulmak için göç edenler olacak.
- Hangi mesleğe uygun niteliklere sahip olan ve sürekli kendini geliştirenler kazanç sağlayacak." şeklinde ifade etti.
- Türkiye, birçok ülke için fırsatların merkezi olacak.
- Geçmişte şehirlerden köylere göç edenler, günümüzde geri dönecek. Köylerindeki arazilerini satanlar pişmanlık duyacaklar.
- Yeni dünya düzenindeki "köy" kavramı sona erecek, "kasaba" kavramı öne çıkacak.
- Her şey daha modern ve erişilebilir hale gelecek.
- Mülklerini terk edenler, kendi topraklarının hizmetçileri konumuna düşecektir.

HIZLI DEĞİŞİM YAKINDA
Her şeyin hızla değişimi söz konusu. Beş yıl kadar bir süre kaldı. 2030 yılı itibarıyla sistem tamamen oturmuş olacak. Karar alırken hislerle değil, akılcı bir bakış açısıyla yaklaşmak gerekli. Türkiye, gelecekte dikkat çeken bir ülke haline gelecek. Ancak bu durum, bakış açısına göre hem fırsat hem de tehdit içerebilir.

TAPU SAHİBİ OLAN SON NESİL BİZİZ
Fiziksel mülklere sahip olanlar, bu dünyanın son neslini oluşturuyor. Tapu sahibi olanların son nesli olmuş durumdayız. Boşuna nefes tüketmiyoruz. Sizlerin de yeni dünya düzenine uygun şekilde hazırlığınızı yapmanız gerekiyor. Türkiye’de şu an herkes dilediği kadar fiziki altına ulaşabilir durumda. Cadde ve mahallelerde pek çok kuyumcu mevcut. Ancak 2030 yılına kadar bu yapının köklü bir değişime uğrayacağı ve perakende kuyumculuk sektörünün nerdeyse tamamen sona ereceği öngörülüyor. O tarihe kadar vatandaşların, bulundukları mülkleri koruyarak geleceğe hazırlıklı olmaları elzemdir.

Sıkça Sorulan Sorular
Hangi tür altında satarken zarar etmeyiz? Yatırım amacıyla altın alırken en çok tercih edilen ve satış sırasında en az zarar ettiren türler arasında gram altın, külçe altın ve Cumhuriyet altını bulunmaktadır. Özellikle gram altın ve külçe altın, işçilik maliyetlerinin düşük olması nedeniylesatı-açım farkı en az olan altın çeşitleridir.