Biriyle ilişkiye girmenin ve aşkı denemenin heyecan dolu ilk zamanlarında, her şeyi pembe gözlüklerle değerlendirmek gayet doğaldır. Aşka düşkün olmak, en karamsar yanlarımızın bile taptaze bir cazibe tarafından ele geçirildiği, adeta hayatın sisli günlerinin bile aydınlandığı bir deneyimdir.
Şanslısınız! Aşk hakkında rahatsız edici bulduğunuz unsurları anlamanın zor olduğunu biliyoruz, ancak bu kişilik testi işinizi kolaylaştırmak üzere burada.
Partnerinize olan sevginiz ve ilişkinizdeki mutluluğunuz ne kadar derin olursa olsun, aşkın sürdürülmesi konusunda bazı zorluklar her zaman gündeme gelir. Aslında, aşık olmanın bazı yönleri, her birimizin hoşlanmadığı unsurlar barındırır. Neyse ki, bu kişilik testi ihtiyaç duyduğunuz yanıtları sunabilir. Aradığınız bilgileri öğrendikten sonra, kendinizi sabote etmeden, sevgi dolu ilişkinizi sağlam tutabilirsiniz. Daha iyi bir şey düşünemezsiniz! Aşağıdaki resme dikkatlice bakın ve ilk gördüğünüz resmi aklınıza yerleştirin. Sonrasında aşağı kaydırın.
BU KİŞİLİK TESTİ, YENİ İLİŞKİLERDE AŞK KONUSUNDA EN AZ CİDDİ BULDUĞUNUZ UNSURU ORTAYA KOYUYOR.
ASTRONOM
İlk olarak astronomi figürünü gördüyseniz, anladığınız üzere, aşık olmanın en az cazip yönü savunmasız kalmayı kabullenmektir. Kitapları okudunuz ve araştırmalar yaptınız; yakınlık oluşturmak için kendinizi açık bırakmanız gerektiğini biliyorsunuz. Ancak bu durum size tuhaf geliyor.
Daha önce hayal kırıklıkları yaşamış olsanız bile, gelecekte neler olacağını bilemeyeceğimizi hatırlamak önemlidir. Hepimizin yapabileceği en iyi şey, geçmiş hatalardan ders alarak alçakgönüllü kalmak ve sevgiyi hayatımıza sokmaktan korkmamaktır.
TELESKOP
Eğer önce teleskobu fark ettiyseniz, aşık olmakla ilgili en az çekici bulduğunuz husus, sevdiğiniz kişinin kusurlarını kabul etmektir. Herkesin mükemmel olmadığını biliyorsunuz. Ancak sevdiğiniz kişinin, sürekli olarak o yücelttiğiniz seviyede olamayacağını kavradığınız an oldukça yıpratıcıdır.
Bir insanın gerçekliğini anlamak, bir ayrılmanın çözüm olmayacağını gösterir. Kimi sevdiğinizin önemi yok; her zaman onların eksik yönlerinin olduğunu fark edeceğiniz bir gerçeklik söz konusudur. Bu durumu kabullenmek yerine, gerçeği kucaklamaya odaklanmalısınız.
YÜZ
Eğer ilk olarak yüzü gördüyseniz, aşık olmanın en az cazip yönü, etrafınızdaki olayların size pembe bir parıltıyla sunulmasıdır. O kişiyi cazip buluyorsunuz, ama aynı zamanda gerçekçisiniz ve "duygusal bağlar" gibi önemsiz görünen şeylerin sizi etkileyebileceği fikrinden rahatsızlık duyuyorsunuz.
Onunla yaşadığınız mutluluğun, gerçek hayatta can bulabileceğini kabul edin ve bunun küçümsenmeyecek bir durum olduğunu unutmayın. Bazı insanlar, yaşadığınız duygusal deneyimi yaşamadan hayatlarını sürdürürler.
KÖPRÜ
Eğer ilk olarak köprüyü gördüyseniz, aşık olmanın en az cazip yönü, köprünün sizi izole etme gücüdür. Tabii ki, insanlar ilişkilere başladıklarında genelde bir "yuvaya dönüş" süreci yaşarlar. Ancak bu dönem, arkadaşlarınızın tepkisini almaktan veya daha kötü bir senaryoda sizi unutmalarına neden olmaktan korkuyor olabilirsiniz!
Arkadaşlık ve romantik ilişkilerinizi dengede tutmak oldukça zor bir süreçtir ve bu durum, çoğu zaman bir öğrenme aşaması gerektirir. Kendinize biraz zaman tanıyın ve olayların doğal akışına uyum sağlamaya çalışın. Yeniden arkadaşlarınıza dönmeye hazır hissettiğinizde, gerçek dostlarınız hala yanınızda olacaklardır.
