Küresel belirsizlikler zirveye ulaştı. Ons altın, 3.200 dolar seviyesinde işlem görmekte. Gram altın ise dolar kurunun etkisiyle hareketleniyor. Altın fiyatlarındaki son dönem artışının, küresel belirsizlikler ve ABD'de Donald Trump'ın yeniden göreve gelmesinden kaynaklandığı belirtiliyor. Ekonomist Tuna Kaya, "Eğer mevcut gerilim devam ederse, yıl ortasında 3.400 dolar seviyeleri görülebilir" şeklinde bir açıklamada bulundu.

PİYASALARDAN GELEN İPUÇLARI
TGRT Haber TV ile röportaj yapan Tuna Kaya, ekonomiye dair kritik değerlendirmeler yaptı.

"2010'lu yılların başında 1.000 dolardan 1.300 dolara yükselen altın, uzun süre bu seviyelerde dalgalandı. Ancak Trump'ın 2018'de Çin'e uyguladığı tarifelerle fiyatlar 2.000 dolara doğru büyük bir sıçrama yaptı.
Şimdi Trump, başkanlık görevine geri döndü ve altın yılı 2.800 dolardan başlayarak 3.200 dolara kadar yükselmeyi sürdürüyor.

3.400 DOLAR SEVİYESİ MÜMKÜN MÜ?
Piyasa aktörleri, Trump'ın yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik belirsizlikler de yaratma potansiyeline sahip politikalarının altını daha da yukarı taşıyabileceği görüşündeler. Birçok uluslararası yatırım kurumu yıl sonu için 3.100-3.150 dolar aralığını öngörmüştü, ancak bu rakamlar şu anda aşılmış durumda. Kişisel tahminim, eğer gerginlikler devam ederse, yıl ortasında 3.400 dolarlık seviyelerin test edileceği yönünde.

GRAM ALTINDA 4.000 TL HAYAL DEĞİL
Altındaki artışın gram altına nasıl yansıyacağı ise yatırımcıların en çok merak ettiği konulardan biri. Ons altın, 31,1 gram baz alınarak hesaplanırken, dolar kuru ile çarpılıyor. Dolar/TL kurunun yıl sonunda 40-42 bandına çıkabileceği senaryosu gerçekleşirse, 4.000 TL seviyeleri yatırımcılar için uzak bir hayal olmaktan çıkabilir.
Gram altın yatırımcıları, Türkiye'deki mevcut ekonomik riskler ve döviz dalgalanmaları nedeniyle gram altının, bir koruma kalkanı işlevi gördüğünü bilmelidir. Uzun vadede panik yapmalarına gerek yok.

ÖNCE DAĞITIYOR, SONRA TOPARLIYOR
Trump'ın ekonomi yönetiminde klasik bir strateji izlediği görülüyor. Önce belirsizlikler yaratıyor, ardından toparlanma adımlarıyla fırsatları değerlendiriyor. Bunu, Çin ile ticaret savaşı süresince defalarca gözlemledik. Şimdi de hem tarifeler hem de Rusya ile ilişkiler konusunda benzeri bir yöntemle ilerliyor.

ALTIN, 14 TRİLYON DOLARLIK BÜYÜK BİR VARLIK OLDU
Bu durum, altının güvenli bir liman olarak öne çıkmasına neden oldu; ancak piyasaları da dalgalı bir sürece soktu. Unutulmaması gereken önemli bir nokta ise altının, 14 trilyon dolarlık devasa bir varlık haline dönüşmüş olması. Bunca büyük bir piyasayı artırmak zor olsa da jeopolitik risklerin varlığıyla birlikte fiyat artışının devam edebileceğini belirtmek mümkün.

BORSA İSTANBUL'DA 9.600 KRİTİK SEVİYE
Bayram tatilinin ardından piyasalar kısa bir süre geçirecek. Borsa İstanbul'da gözler 9.600 seviyelerinde olacak. Eğer bu seviye korunursa, borsa toparlanma sürecine girebilir. Ancak siyasi riskler dolayısıyla dalgalanmaların sürmesi muhtemel.
Ayrıca hisse senetlerinde önemli oranda bir ucuzlama yaşanmakta. Enflasyon karşısında borsa, yatırımcılara korunma fırsatı sunmayı sürdürebilir. Burada belirleyici olan unsur Türkiye'deki siyasi gelişmelerin piyasalara yansıyacak etkileri olacaktır.

ALTINDA YÜKSELİŞ SÜRECEK Mİ?
Güncel veriler, ons altında 3.200 dolar seviyesinde bir duraksama olabileceğini gösterirken, Trump’ın politikaları çerçevesinde 3.400 dolarlık seviyenin yıl ortasında test edilebileceğine işaret ediyor. Gram altında ise dolar kurunun seyri, 4.000 TL seviyelerinin artık oldukça ulaşılabilir olduğunu ortaya koyuyor. Yatırımcılar için en önemli unsur ise piyasalardaki belirsizliklere karşı stratejik ve sabırlı bir yatırım planı geliştirmek olacaktır.
Borsa İstanbul için 9.600 seviyesinin altına inilmediği sürece toparlanma beklentisi sürmektedir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken ana unsur, siyasi gelişmelerin piyasalara etkisi olacaktır.

PİYASALAR 2 NİSAN'DA AÇIKLANACAK TARİFELERE ODAKLANDI
Uzmanların değerlendirmelerine göre, ABD'den 2 Nisan'da açıklanacak tarifeler, endişe edildiği kadar sert çıkar ise, altının ons fiyatında bir düşüş yaşanabilir. Ancak hali hazırda mevcut belirsizliklerle uzun vadede yeni yükselişlerin ortaya çıkması da muhtemel.
